Hocamın çekmiş olduğum fotoğraflar arasında beğendikleriyle, kendini anlatan yazısını da paylaşmak istedim.
O da sorularla doluymuş benim gibi...bizler gibi...
İyi ki vardın hocam, iyi ki seni son demde de olsa tanıma şansına eriştim.
Aslolan kalpte, yüreklerde gerçekleşen ölümlerdir bana göre.
Tekrar görüşünceye dek sen bendesin Hocam.
İşte yazısı:
Nedir koskoca yaşamınızın başlangıcında sizi yönlendiren geleceğe?..
Doğduğunuz topraklar mı ?
öyleyse; Hatay'ın Gökdere Köyü'nde doğdum.
Yaşamınıza giren bir an mı? O da iyi izlediğim bir doğa belgeseli fotoğrafçılığı sevmeme neden oldu...
Bu merak 1952'de "Kodak" marka 6x9 film çeken bir makine edinmeme neden oldu...Yeni konuğum bir makine mi, çizgimi çizen iyi de anı fotoğrafları çektim bolca, hepiniz gibi... .
1960'da fotoğraf beni İzmir'e çekti...
Değişik fotoğrafhanelerde çalıştım...
Ekmeğimi kazandığım bu işler mi yöneltti geleceğe?.. Bilmem...Sonra ver elini İstanbul... Bu arada yıl 1968. Ersin ALOK'un asistanı olarak çalıştım. Ne dersiniz; Alok olabilir mi yönlendiricim?
Sorularım, sizin sorularınız olsun...
Bu kez de yaşam bana çizdiği çizgide Sami GÜNER'in asistanlığı bölümüne bir nokta koymuş, bir süre de onunla çalıştım....Ve siyah-beyazdan renklere geçti çizgim. Serengil renkli laboratuarında bir süre çalıştıktan sonra topraklar davet çıkardı ''dön'' diye.Davete icabet etmemek olmazdı... Adana'ya geldim... Çukurova'nın merkezine...
Sorularıma yanıt arıyorum hala...
Nedir beni yönlendiren geleceğe?
Bir çok gerekçe koydum önünüze yukarı satırlarda......Ve Adana... Ve ilk işyeri... Ve Stüdyo 75... Tanıtım fotoğrafçılığı, üzerine... benim ilk göz ağrım...Bunlar çizdi geleceğimi.. Ama içimde daha doğuramadığım bir bebek vardı...Yıl 1979 ve AFAD (Adana Fotoğraf Amatörleri Derneği) bir grup arkadaşımla kucağımıza aldık bu güzel bebeği... O şimdi koca bir delikanlı... Ama benim için hala minik bir bebek...Gelecek, hala gelecekle... Her bebek aileye yeni ivmeler kazandırır ya...Ben de bu arada ,, Adana Eski Fotoğrafları'' ve Atatürk'ün Çukurova'ya seyahatleri'' fotoğraflarını derlemeye başladım...
Durmak yok... Son nefesten önce...
Şimdilerde 'Kültür Bakanlığı'nın desteğiyle, koleksiyonum olan ''Fotoğraf Makineleri ve Film Müzesi"ni kurmaya çalışıyorum.Bunca iş tek başına yapılmazdı... Yapılmadı da zaten... Eşim Havva hep yanımdaydı. Bir kızım, Müge... Bir de oğlum, Uğur... Hep desteklediler beni.Yıl 2003... Bu günün sonu...Daha yapacağım çok "şey'' var... ki bir çoğuna daha ad koyamadım...19S2- 2002... 50. yılda biriktirdiklerimin okyanusundan bir damla sizinle paylaştıklarım... Paylaştıkça çoğalacak...Siz... Peki ya siz... Koydunuz mu önünüze sorularınızı?..Ben sorularıma yanıtlar arıyorum hala...
5 Aralık 2007 Çarşamba
HOCAMIZIN MEHMET BALTACI 'NIN KENDİNİ ,YAPTIKLARINI ANLATTIĞI YAZISI
Etiketler: AFAD, FOTOĞRAF, HAYAT, SÖZÜN BİTTİĞİ ANLAR
2 yorum:
CANIM BAŞINIZ SAĞ OLSUN. ALLAH MEKANINI CENNET EYLESİN. BÖYLESİNE DEĞERLİ İNSANLARIN ERKEN VEDASI GERÇEKTEN ÜZÜCÜ OLUYOR.
Lezzet gemisi merhaba canım,
Başsağlığı için çok teşekkür ederim...Gerçekten çok üzüldük....ben hala üzülüyorum...Gözümün önünden gitmiyor....Dua etmekten başka elimizden bir şey gelmiyor....
İlkay
Yorum Gönder